Ağa
26 Eylül 2020
Cömert, eli açık, halk arasında sayılan ve sözü geçen erkek; varlıklı kimse. Osmanlı devletinde bir kısım kamu kuruluşlarının başındaki kimse: Yeniçeri ağası, çarşı ağası gibi. Kürtçe ağa (=eli açık ve cömert, itibarlı, sayılan ve sevilen kimse) sözünden Türkçeye ve Farsçaya geçmiş olabilir. Çünkü Kürtler tarihlerinde ağalık sistemiyle idare edilmiş olan bir halktır. Bu sözün mücavir dillere de yayıldığı görülmektedir. Bu açıdan, Ermenice ağa, Gürcüce agha, Arapça âgḥā, Urduca āgā veya aḳa, Pencapça ākā, Hintçe āḳa veya āğa, Farsça aga ve Deylemice aḥa sözleri ‘ağa, reis, bey, âmir, şef, egemen, büyük’ karşılığında ifade edilmektedir. Pehlevicede aḥw ‘kral’ karşılığındaydı.
Ağa kelimesini Moğolca ākā (=ağabey) kelimesine bağlayanlar da bulunmaktadır. Hint-İran Dillerinde çok yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Moğolca ākā ile Aryen Dillerdeki ağa sözleri içeriksel açıdan farklı kelimelerdir. Türkçeye yakın kimi dillere de geçmiştir. Azerice ve Özbekçe ağa, Uygurca aka ve Kazakça ege sözleri telaffuz edilmektedir. Yunanca agathos (=iyi, asil, yiğit, mert) kelimesiyle olduğu gibi hegamonia (=egemenlik, hâkimiyyet) sözündeki hega ön ekinin de etimolojik açıdan ağa sözüyle ilişkili olması olasıdır.