Akmak
12 Mart 2020
Sıvı maddelerin bir yerden bir başka yere doğru hareket etmesi. Toz halinde ya da ince taneli maddelerin hareketi de akmak olarak görülmektedir. Türkçedeki akmak sözünün tarihsel kökenleri mevcuttur. Sumerce ega (=su, gelgit), Akadca agu (=sel), Eski Yunanca òkeanos (=okyanus) ve òka (=çabuk giden, hızlı hareket eden), Latince aqua (=su), Gotça ahwa (=ırmak), Eski Sakson ve Eski Yüksek Almanca aha (=ırmak), Katalanca aigua, Kıptice hua (=su), Japonca kawa (=nehir) ile ‘su’ karşılığındaki İspanyolca agua, İtalyanca acqua ve Portekizce água sözlerinin kullanıldığı görülmektedir.
Sumerce eku (=göl, sulama kanalı, ark), Akadca ıku (=göl, ark, kanal), Eski İngilizce eagre (=sel) ve ‘deniz’ ya da ‘su’ karşılığındaki Eski Anglo–Saksonca eg, egor, eagor sözleri bulunmaktadır. Fransızca aquarium (=akvaryum), aquatique (=suda yaşayan bitki ya da hayvan), aquedue (=su kemeri), aquarelle (=suluboya resim). Bu örneklemelerdeki kök ya da gövde sözcükler ak, ek, ık, aq, eag, eg şeklinde belirmektedir. Türkçe ak-mak sözünde gövde söz yine ak olarak belirmektedir. Bkz. Ak.