Çengel
12 Nisan 2021
Ucuna bir şey asmaya yarayan eğri demir, kanca; küçük el tartısı. Aynı şekilde olan bir kısım nesnelere de çengel deniliyor. Farsça çengāl (=kıvrık, eğri) sözünden gelmektedir. Farsça çèngèk sözü de çengel karşılığındadır. Farsça çèngāl ‘çatal’ı ifade ediyor. Farsça çèng (=pençe, insan ve yırtıcı hayvan pençesi; bir musiki aleti, harp) sözü de telaffuz edilmektedir. Çengel kelimesi Kürtçede çengel, çanḳol, çanḳıl, çakil, ḳulp ve ḳulf sözleriyle kullanılmaktadır. Robert Dankoff, ‘pençe, tırnak, kıskaç’ karşılığındaki Ermenice çank veya çang sözlerinin Farsça çeng (=pençe) şeklinden aktarıldığı görüşündedir. Kelimenin en eski formlarının Kürtçede ve öncesinde Eski Hint-Avrupa Dillerinde olduğu kanısındayım. Söz konusu dillerde ank, ang, çank, çang, eng kökleri ‘bükümlü’ veya ‘kıvrımlı’ oluşa işaret etmektedir. Bitlis yöresinde çang, Hemşin dolaylarında can, Kars havalisinde cenk, Artvin çevresinde çank sözleri ‘pençe, tırnak, kıskaç’ karşılığında bilinmektedir. Artvin ve mücavir yerlerinde cank kelimesi ‘avuç içi’ veya ‘el’i ifade ediyor.