Çoban
10 Nisan 2021
Davar veya sığır sürülerini otlatıp güden kimse. Aynı karşılıktaki Farsça çopān, çupān, şobān ve şuwān sözlerinden Türkçeye intikal etmiştir. Kürtçede şıvan, şuvan ve şiwān şekillerinde biliniyor. Bu dillere Pehlevice špān kelimesinden geçmiştir. Ermenicede špat şekli görülüyor. Bunların evvelince Avestaca fšu-pāna (=çoban) şekli belirlenmektedir. Afganca şpūn (=çoban) ve şpankai (=çoban çubuğu) sözleri de bunlara eklenebilir. Beluçça şipānk, Yeni Farsça diyalektlerde şawank veya şafānk sözleri ifade edilmektedir. Şawank sözünden ‘n’ harfi düşerek Şawak şekli beliriyor. Bir olasılıkla Dersim ve Harput coğrafyalarına yerleşen Şawak aşiretinin hayvancılık ve ürünleriyle iştigal etmelerinden dolayı Şawak (=çoban, sürü sahibi) sözü kullanılmış olabilir. Tacikçe ve Urduca çūpān, Peştuca şūpān sözleri de ‘çoban’ diye biliniyor. Kaşgarlı Mahmud, ‘köy büyüğünün veya muhtarının yamağı’na çupan diyor.
İranî Dillerden Türkçeye yakın dillere de geçmiştir. Kazakça şopan, Kırgızca, Başkırtça ve Tatarca çaban, Uygurca ve Türkmence çopan, Karakalpakça şopan, Özbekçe çopàn ve Azerice çoban şekliyle dile getirilmektedir. Kıpçakçada çoban, Yakutça çabaan ve Rusçada çaban şekli görülüyor. Kürtçe ço (=sopa) ve ban (=sahip) veya şıv (=çubuk) ve –an (çoğul eki) eklerinden oluştuğu sanısı bir halk etimolojisinden öteye gitmemektedir. Aynı şekilde Farsça gobān şeklinden söz ederek gau, gō (=inek) ve -bān (=koruyucu) çözümlemesi de doğru bir tespit olmasa gerektir. Çünkü bana göre çoban sözcüğünün temelinde Sumerce sipa[d] (=hayvan gütmek, otlatmak) sözü bulunmaktadır.