Didim
13 Temmuz 2020
Başa ve alna bağlanan bağ, çatkı, kaşbastı. Soğdca dedem (=taç), Pehlevice ve Partça didem kelimelerinin Eski Yunanca diadima (=etrafına bağlamak) fiilinden kaynaklandığı sanılmaktadır. Bununla ilişkili olarak, Latincede diademme deniliyordu. Yunanca diadema, kralların başlarına taktıkları taç ve bu tacın etrafına bağlanan, omuzlara kadar inen iki şeritli kurdele. Bunlar krallık statüsünü simgeliyordu. Yunancadan Soğdçaya intikal eden söz konusu kelime Türkçeye de geçerek didim şeklinde telaffuz edilmiştir. Kaşgarlı Mahmud, didim’i gelinin başına takılan taç olarak nitelendirmektedir. Osmanlı Dönemi’nde bu baş sargısına didim veya kaşbastı deniliyordu. Didim sözü Yunancadan gelmiş olsa bile, İlk ve Orta Çağ’da İran’da Zerdüştiler bend-i din (=din bağı) denilen bir kurdeleyi başlarına bağlıyorlardı.
Diadem Eski Yunan, Mısır, Asur, Babil ve İbranilerde kullanılmış. Kadınlar yarım baş sargısı olarak başın ön kısmına da takıyorlardı. Diadem veya didim uzunca süre asalet simgesi olarak görülmüştür. Türkmenlere Selçuklular Farsça sorh-ser (=kızıl baş) sözüne istinaden Türkmenlere surh-ser diyorlardı. Osmanlılar ise Anadolu Türkmenlerini Kızılbaş diye adlandırıyordu. Türkmenler/Oğuz boyları, başlarına kızıl kisve veya kızıl kaşbastı bağlamalarından ötürü bu adla belirtiliyorlardı. O nedenle Kızılbaşlığın Alevilikle bir ilişkisi bulunmamaktadır. Kızılbaşlık bir mezhep değildir. Küçük Asya coğrafyasında Türkmenlerin bir diğer adı olarak yaygınlaşmıştır. Buradaki Didim kelimesinin Aydın’ın Didim ilçesi adıyla bir ilişkisi yoktur. Aydın’ın Didim ilçesi, adını orada bulunan ve girişinde çift/ikiz sütunların olduğu Apollon Tapınağı’ndan almaktadır. Adı geçen tapınağın, girişindeki büyük çift sütunları ve yanlardaki ikişer sıralı sütunlarına atfen Didim adı, Eski Yunancada didymos/didymoi (=ikiz, çift) kelimesine dayanmaktadır.