Dindar
28 Temmuz 2020
İçinde Tanrı sevgisi olup, evrensel insani değerlere bağlı kalan kimse. Farsça din ve -dār (=tutan, sahip olan) son ekiyle bağlantılıdır. Din sözcüğü Avestaca daena (=bir şeye bağlanmak, din) sözünden gelmektedir. Ayrıca, Soğdca dēndār (=evrensel dinsel değerlere bağlı kimse) ve dēnvar (=din adamı) sözleriyle ilişkilidir. Avestaca daena’dan kaynaklanan Soğdca den (=inanç) sözü, bir kısım eski Türkçe metinlerde dendar, dıntar, dındar ve benzer şekillerde görülmüştür. Dindar kelimesi Arapça değil, Eski Kuzeybatı İran Dillerinden intikal etmiştir. Pehlevice ve Partça dēndār ‘din adamı, ruhani kimse’ diye biliniyor. Mani dinine inananlara dēndār denildiği gibi, çok önceleri Zerdüşt dinine inanlara da dēndār (=dindar) denilmiştir. O nedenle, din kelimesi, Pehlevice ve Partçada dēn veya dyn (=din) şeklinde görülmüştür. Dindar sözcüğüyle dinci sözcüğü örtüşmemektedir. Dinci sözcüğü evrensel etik kurallarına riayet etmeksizin sahte din bezirgânlığı yapanları da içermektedir. Bkz. Din.