Generic selectors
Exact matches only
Search in title
Search in content
Post Type Selectors
Etimolojik Açıdan
Generic selectors
Exact matches only
Search in title
Search in content
Post Type Selectors

 

 

Bilal Aksoy

Dudak

3 Nisan 2020

      Ağız içi ile dişleri örten alt ve üst kenarlardan her biri. Orta Çağda Türkler dudak sözünü bilmiyorlardı. Kaşgarlı’nın sözlüğünde de dudak kelimesi bulunmamaktadır. Bunun yerine érin sözü yer almaktadır. Dil bilimci Doerfer de, Türklerde dudak ya da tutak diye bir söz yoktu; onun yerine erin sözü kullanılıyordu demektedir. İran coğrafyasında Kürtlerle yakın münasebetler tesis eden Oğuz boyları erin yerine dudak sözünü kullanmaya başladılar. Bu nedenle, dudak sözünün Türkçe tutmak ile bir ilişkisi bulunmamaktadır. Dudağı ‘tutmak’ ile ilişkilendirmek bir yakıştırmadan ya da popüler etimolojiden öteye gitmemektedir. Dudak sözünün, Kürtçe duta (=iki büklüm, kıvrılmış, bükülmüş, kavisli) sözüyle ilişkili olması sadece bir olasılık olarak varsayılabilir. Aynı dilde duta sözündeki du ön hecesinin ‘iki’ karşılığındaki du olduğu anlaşılmaktadır. Kürtçe dutabun sözü ‘iki büklüm olmak’; dutakırın ‘ikiye bölmek; odunları ikiye ayırmak, bir şeyi kıvırmak ya da bükmek, iki büklüm yapmak’ gibi karşılıklar içermektedir. Dudak sözcüğü Farsça ve Kürtçe du (=iki) ve ṭāḳ (=kemer) sözcüklerinden türetilmiş olabilir.

      Söz konusu kelimeyi Kumanlar todak şekliyle ifade ettiler. Bugün de Azerice dodag ve Türkmence dodak sözlerinden başka, Kazaklar ve Kırgızlar erin, Tatarlar ve Başkırtlar irin sözlerini telaffuz ediyorlar. Uygurlar ise ‘dudak’ yerine läv ya da kalpuk diyorlar. Läv, Farsça leb kelimesinin dönüşmüş şeklidir. Bununla birlikte, Kürtlerin dutak (=iki kat olan, ikiye kıvrılmış olan) sözünü bir zamanlar kullanmış olmaları mümkündür. Fakat, zamanla Farsçanın etkisiyle lêv (=dudak) kelimesini telaffuz ettikleri anlaşılmaktadır. Sumerliler dudak karşılığında tun-bar sözünü dile getiriyorlardı.

        Batı Dillerinde Farsça leb ve Kürtçe lêv sözleriyle bağlantılı olarak İngilizce lip, Fransızca lèvre, İspanyolca labio, Almanca lippe, Portekizce lábio, İtalyanca labbro, İsveççe läpp, Danca læbe, Hollandaca lip, Aşağı Almanca lipp diye bilinmektedir. Öte yanda, Tacikçe ve Özbekçe lab, Deylemice/Dımılice lew şeklinde ifade edilmektedir.