Havra
22 Temmuz 2020
Yahudi mābedi. ‘Birlikte, beraber’ karşılığında kullanılan Mezopotamya bölgesinin eski bir kelimesiyle ilişkilidir. İbranicede ḥebēráh (=topluluk) sözüyle bağlantılıdır. İbranicede ‘havra’ karşılığında ḥebrá şekli de kullanılmıştır. Bu bağlamda, zamanla İbranice ḥavarah şekli telaffuz ediliyor. İbranicedeki bu kelimenin Akkadca ḥuburu, Asurice ḥubru, Aramice ḥibru şekli belirleniyor. Arapça havra ile Kürtçe hevra kelimeleri de ‘birlikte, beraber’ demektir. O halde, en eski şekli ‘aynı karşılıkta’ ifade edilen Akadca ḥuburu(m) sözüdür. İlk Çağda bugünkü İran ve Irak ülkelerinde Yahudiler bulunuyordu. Havra sözünün veya adının bu nedenle eski Mezopotamya kökeni mevcuttur. İbranice kns (=toplanmak) kök sözcüğü gibi, aynı dilde yḥd (=birlikte, beraber) sözcüğü de bulunuyor. Havra, Kenişte adları gibi Sinagog adı da Eski Yunanca syn (=birlikte, beraber) ve agogé (=öğrenim, eğitim) eklerinden oluşarak Batı coğrafyasında yayılmıştır. Arapça havra ve Kürtçedeki hevra (=birlikte, beraber) sözüne rağmen söz konusu bu iki dilde ‘Yahudi mabedi’ karşılığında daha çok Kenişte denilmektedir.
Kimi kaynaklara göre, Doğu’ya doğru göç eden İspanya Yahudileri XV. yüzyıl sonlarında havra adını da birlikte getirmişlerdir. Bir kısım dillerde Sinagog adının yanı sıra Havra adı da kullanılmıştır. Yunanca, Bulgarca, Türkçe ve Romencede Havra, Sırpça Avrā, Arnavutça Avrë şeklindeki isimlerin kullanıldığı görülmüştür. İzmir’in Kemeraltı semtinin ünlü sokağı olan Havra Sokağı’nda bir zamanlar birçok Sinagog (=Havra) bulunuyordu. Ayrıca bu civarda Yahudilerin genel bir toplantı mekânlarının da mevcut olduğunun bilgisini ediniyoruz.