Hırsız
2 Mart 2020
Başkalarının malını, değerli eşyalarını ve parasını çalan kimse. Hırsız sözünün Arapça ḫayr (=iyi iş, iyilik) sözüne istinaden hayr-sız ifadesinden dönüştüğü sanılıyor. Bu varsayım Şemseddin Sami’nin “Kamus-ı Turkî”sinde de yer almaktadır. Sami, hırsız maddesindeki açıklamalarında -parantez içinde- “Belki ‘hayırsız’dan muharref” demektedir. Belli ki, o da emin değil ve bu nedenle “Belki” sözünü kullanmaktadır. Ahmet Vefik Paşa, “Lehçe-i Osmanî”sinde hırsız için “Hırlı zıddı”yani “hırı olmayan” demektedir. Bu açıklama da sarih görülmüyor. Öte yanda Arapça ḫayr (=iyilik, iyi iş) sözcüğü Kürtçede ḥêr (=hayır) şekliyle biliniyor. Aynı dilde ḥêrsız (=hayırsız) sözcüğü de kullanılıyor. Hırsız sözcüğünün bu sözden Türkçeye intikal etmiş olması olasıdır. Başta Azerice olmak üzere Türkçeye yakın dillerde de hırsız kelimesi kullanılmamaktadır. Onun yerine Azerice oğru, Özbekçe ve Uygurca oğri, Türkmence oğrı, Kazakça ur, Başkırtça bur, Kırgızca ūru; Tatarca uğrı, karak ve bur; Arapça harami, İbranice ganáv, Hintçe ve Urduca ċor, Ermenice goğ, Tacikçe duzd şeklinde bilinmektedir. Macarcada betörök ‘hırsızlar’ demektir. Kürtçe dız ve dızek sözleri ‘hırsız’ karşılığındadır.
Orta Çağda Türkçede ır ve ırra ‘utanma’ bildiriyordu. Kaşgarlı Mahmud da bu sözlere değinmiştir. Buna rağmen o döneme ait kaynaklarda ırsız sözü görülmemektedir. A. Von Gabain, ır (=şarkı) ve ırra (=kaçmak) sözlerini farklı karşılıklarıyla belirtmektedir. Hırsız sözüyle Kırgız adı arasında münasebet kuranlar da bulunmaktadır. Bunlara göre, hırsız sözü, hırsızlık yapan Kırgız adından dönüşmüş olabilir. Oysa Kırgız ile hırsız münasebeti açıklanmaya muhtaçtır. “Orhon Yazıtları”nda Göktürk hükümdarı Bilge Kağan, “Kırgız halkını uykuda iken bastım” demektedir. Göktürkler, başta Oğuz boyları olmak üzere birçok yakın komşularına karşı amansız bir yok etme faaliyetleri içinde olmuşlardır. “Orhon Yazıtları” bu yok etme ve “acımasız’ uygulamaların açıklamalarıyla doludur.