Generic selectors
Exact matches only
Search in title
Search in content
Post Type Selectors
Etimolojik Açıdan
Generic selectors
Exact matches only
Search in title
Search in content
Post Type Selectors

 

 

Bilal Aksoy

Kevaşe

8 Kasım 2020

     Kendini bırakmış/salmış, gevşek; yıkık dökük. Son yıllarda Türkçe argoda yer aldığı görülüyor. Kürtçe kewaşe (=çürümüş, koflaşmış, dökülmüş) sözünden intikal etmiştir. Ankara yöresinde kullanılan kevpişe kalmak (=uyuşmak, gerilmek) deyimi de aynı kökten kaynaklanıyor. Nallıhan dolaylarında ifade edilen keveke (=hafif, yumuşak, kırılgan) sözü de kev kökü itibariyle ortak kökene dayanmaktadır. Kürtçe kew (=bir kısım bitkilerin savrulan tohumları) sözcüğü de bu açıdan örneklenebilir. Farsça kebâde (=gevşek tâlim yayı) sözünün de benzer içeriği bulunmakla birlikte, Kürtçedeki kewaşe sözünün İbranice keveş (=koyun) kelimesiyle bağlantılı olması mümkündür. Yahudilerin İlk Çağda Kürt coğrafyasındaki mevcudiyetleri göz önünde bulundurulursa İbranice ile Kürtçe münasebetleri anlaşılmış olacaktır. Bununla birlikte, kevaşe sözü, Kürtçe keva (=ince, narin, kırılgan, dökülgen) sözüne istinaden dile getirilen “nane hışk-keva” (=ince kuru veya kırılgan ekmek; lavaş) sözündeki keva kelimesiyle örtüşmektedir.