Kibrit
12 Eylül 2019
Eczalı bir ucuyla sürtünme sonucu tutuşan küçük tahta ya da karton parçası. Arapça kubrit (=sülfür, kükürt) sözcüğünün kaynağının Akadca kibrîtum (=kibrit) olduğunu anlıyorum. Asurice kupritu da aynı karşılıktadır. Aramice kebritha (=kibrit) sözcüğü de aynı kökenden gelmektedir. Kibrit sözü, Sumerce kibir (=çıra) kelimesinden kaynaklanmaktadır. Sumercede gi-kibir-ra (=odun) sözü de telaffuz edilmiş.
“Tevrat’ın sadece bir yerinde (Gen. 6:14) adı geçen ve zift anlamına gelen kofer, Babilce ve Asurca kupru’ya, Arapça kufr’a, Aramice kufrâ’ya ve Ermenice kupr’a tekabül eder” (Bilal Aksoy, Çağdaş Bilimlerin Işığında Nuh’un Gemisi ve Tufan, Ankara 1987, s.114); Ayrıca bkz. Zimmern, “Akkadische Fremdvörter (Leibzig, 1915, s.60). Araplar, Fırat Nehri’nde içi ziftle kaplı olan yuvarlak sepetten oluşan sandallar kullanıyorlardı ve buna kufe diyorlardı. Eski Yunanlılar gübreyi ziftle eş anlamlı görüyorlardı. Türkçedeki gübre sözcüğü, Yunanca kopria (=gübre)’dan gelmektedir. Gübre, yanıcı bir madde olarak kullanılıyordu.
Tacikçe gūgird (kibrit), Svahilice kiberiti (=kükürt), Kürtçe kırkut (=kibrit) örnekleri Kibrit ile kükürt kelimelerinin ortak etimolojik köklere istinat ettiğini göstermektedir. Bu durum, Türkçeyle akraba dillere de yansımıştır. Azerice kibrit; Başkırtça kökört, Kazakça kükirt, Kırgızca kükürt, Özbekçe gügürt, Tatarca kükirt, Türkmence kükürt ve Uygurca gugut ‘kibrit‘ diye bilinmektedir. Aynı kelimeler aynı dillerde hem kükürt hem de kibrit karşılığında telaffuz edilmektedir. Kibrit sözcüğü, İbranicede gaphrur, Romence chibrit, Yunanca spirto’dur. Yanıcı bir madde olan Yunanca spirto, Türkçede ispirto diye bilinmektedir. Öte yandan, Sumerce gis (=ağaç) ve par (=parlayan) eklerinden oluşan sözcüğünün Türkçedeki ispirto ile bağlantısı düşünülebilir. Latince sulphuris (=kükürt), Tacikçe sulfur (=kükürt) sözcükleri Türkçede sülfür diye bilinmektedir.