Korna
26 Eylül 2019
Ses çıkaran boynuz şeklindeki alet. Bir tür nefesli çalgı. Klakson. Fransızca cornet (ok. kornet: ‘bir nefesli çalgı türü’). Motorlu taşıt ve bisikletlerdeki klakson. Bilinen en eski Sami Dilleri arasında ilk sırada sayılan Akadcada ķarnum (=boynuz) ve ķarnanum (=boynuzlu) kelimeleri kullanılıyordu. ‘Boynuz’ karşılığında bilinen kök sözcük olan ķarn bir kısım Semitik Dillerde yer almıştır. Batı Dillerine de intikal ederek benzer şekillerde dile getirilmiştir. Latince cornū/cornus(kornu/kornus: ‘boynuz’) sözcüğünün kökeni Akadcadır. Almanca, İngilizce, İzlandaca, İsveççe, Gürcüce ve Lao Dilinde horn; İtalyanca corno (korno), Romence corn (korn), Flemenkçe hoorn, İspanyolca cuerno (kuerno), Fransızca corne, Maltaca qrun ve Kanada Dilinde harn sözcükleri ‘boynuz’ karşılığındadır.
Akadcadan kaynaklanan Arapça ķarn kelimesi yalnız ‘boynuz’ karşılığında değil, ‘zaman, devir, yüzyıl’ olarak da biliniyor. Arapça ķarn çoğulu ķurun olarak ifade ediliyor. Yunanca khronos (=zaman) sözcüğünün Arapça üzerinden intikal ettiği görüşündeyim. Neden hem boynuz hem de zaman? Çünkü, söz gelimi, sığırların boynuzlarında takriben her yıl bir boğum/halka oluşur. İneklerde her doğumdan sonra bir halka oluşur. Bu süre de takriben bir yıl kadardır. İnekler 2-3 yaşından sonra doğum yaparlar. Söz gelimi, boynuzunda 5 halka bulunan bir ineğin yaşı 7-8 yıl kadardır. Bu bakımdan, boynuz karşılığındaki ķarn kelimesi, zaman karşılığında da telaffuz edilmiştir. Boynuzda olduğu gibi, ağaç kütüklerindeki halkalara göre de ağacın yaşı belirlenmektedir (dendrokronoloji).
Arapça ķarn kelimesinin çoğulunun kurûn olduğunu yukarıda aktarmıştım. Bu açıdan, Kurûn-ı vusta (Orta Çağ), Kurûn-ı ulâ (İlk Çağ) ve Kurûn-ı uhrâ (son çağ) sözleri kullanılmaktadır. Osmanlıcada da aynı sözler ifade ediliyordu. Kurûn, yaygın olarak ‘çağ, devir, yüzyıl’ karşılığında dile getiriliyordu. Bu bağlamda, Yunanca kronos (=zaman), kronologia ya da kronologio (=kronoloji: zaman bilgisi) sözlerinin menşei Arapça ķarn ve onun çoğulu olan kurûn’dur.
Diğer tarafta, İskender’in Küçük Asya seferinde, alarm verildiğinde ordusunda hayvan boynuzundan yapılma kornalar öttürülüyordu. İlk Çağdan kalma, boynuz kornalar günümüze dek intikal etmiştir.