Maraz
19 Mayıs 2020
Hastalık, sayrılık, illet, dayanılması güç durum, çor, dert. Arapça maraż (=hastalık) kelimesinden alınmıştır. Akadca marşum (=hasta), murşum (=hastalık), marşiš (=hastalıklı) ve marāşum (=hastalanmak) sözlerinin Arapçadaki maraż kelimesine yol açtığı anlaşılmaktadır. Akadcadaki bu sözlerin ise Hititçe mars– (=fena olmak) kök sözcüğüyle bağlantılı olduğu görüşündeyim. Bu kökten türetilen birçok Hititçe söz bulunmaktadır: marsas (=fena, bozuk), marsess– (=fenalaşmak), marsatar (=fenalık) gibi.
Kaşgarlı Mahmud, maraz sözünü ‘karanlık gece’ diye aktarmaktadır. Kastamonu’nun Küre ilçesi yöresinde ‘sızıntı su’ ve ‘birikinti’ye maraz su; Denizli’nin Tavas ilçesinde ‘ağızdan çıkan sıvı’ veya ‘salya’ya maraz denilmektedir.
Yunanca marázi, Rusça Bolezn; Sırpça, Bulgarca, Hırvatça ve Boşnakça Bolest, Maltaca mard, Katalanca malaltia, İtalyanca malattia sözleri ‘hastalık, maraz’ ifade etmektedir.