Payidar
3 Eylül 2020
Kalıcı, devamlı, sürekli. Farsça pāydār (=kalıcı) kelimesinden Türkçeye geçerek payidar şekliyle ifade edilmektedir. Farsça pāy (=pā : ‘ayak, temel, kök, zemin) ve mülkiyet bildiren -dār (=tutan, elinde tutan, sahip) eklerinden oluşmaktadır. Farsça pāy-dār kelimesi ‘temeli tutan’ ‘ayağı yeri tutan’ karşılığında açıklanabilir. Defter-dār (=defter tutan), bayrak-dār (=bayrak tutan), hisse-dār (=hisse sahibi/hisseyi elinde tutan) ve mühür-dār (=mühürü elinde tutan/mühür sahibi) gibi. Farsçada paydārî (=devamlılık, süreklilik) sözü de biliniyor. Türkçede birine iyi temennide bulunmak için “payidar ol” deniliyor. Bu söz bir niyet ifadesidir. Bu dünyada ne insanlar payidardır ne de devletler. Sadece ömür süreleri farklıdır. İbn-i Haldun’a göre devletler de birer canlı organizma gibi doğar, büyür ve ölürler. İbn-i Haldun’dan sonra yaşayan Avrupalı toplum bilimciler de aynı yargıya varmışlardır.