Peşkeş
28 Eylül 2020
Bir şeyi yandaşına veya bir kimseye uygunsuz olarak verme. Türkçede bu maksatla peşkeş çekmek deyimi kullanılmaktadır. Farsça peş (=ön, önce, ilk, evvel) ve keş (=çeken, çekici) eklerinden oluşan Farsça peşkeş sözü Türkçeye geçmiştir. Avestaca paitiš ve Eski Farsça patiš sözleri ‘karşı’ demekti. Pehlevice patiš, pēš, pēšanik kelimeleri ‘alın’ karşılığında telaffuz ediliyor. Kürtçe piş ve Beluçça pēş sözleri de ‘ön’ veya ‘ilk’ olarak biliniyor. Kürtçe piş veya pêş ‘ön’; paş ise ‘arka’ demektir. Türkçe peşinden gitmek deyimindeki peş, Kürtçe paş (=arka) ile bağlantılıdır. Farsça keşiden (=çekmek) yükleminden kalan keş (=çeken, çekici) son ekli bir kısım sözlerin Türkçede kullanıldığı görülmektedir. Farsça keşiden (=çekmek) fiili Kürtçede kışandın (=çekmek) şeklinde dile getiriliyor. Farsçadan Osmanlıcaya ve Türkçeye yerleşen peş-keş (=öne süren, öne sürülen, öne çeken, öne çekilen) kelimesi, afyon-keş (=afyon çeken), sim-keş (=sırma çeken), cefa-keş (=cefa çeken) ve dil-keş (=gönül çeken) gibi sözlerden biridir. Türkçe peşkeş çekmek deyimi yaygındır ve çıkar için bir şeyi birilerine uygunsuz bir şekilde vermektir. Kürtçede ise ‘sunmak’ karşılığında pêşkeş kırın sözü de telaffuz ediliyor.