Şinasi
27 Ocak 2020
Bay şahıs adlarından. Farsça şinas (=tanıyan, bilen, anlayan) sözünden Şinasi (=tanımaya, bilmeye dair; tanıyan ve bilen) kimseye denilmiştir. Tanzimat döneminde yaşayan ilk gazetecilerden birinin adı İbrahim Şinasi idi. Eski Farsça ḥšnāsāty (=bilmelisin), Pehlevice šnaḥtan, šnas (=bilmek, tanımak) sözleriyle bağlantılıdır. Kürtçe nās (=tanıma) köküne dayanılarak aynı dilde nāsin (=tanımak, belirlemek, algılamak) denilliyor. Kürtçe ez dınāsım (=ben tanıyorum) sözü kullanılıyor. Eski Farsça adānā, Yeni Farsçada dānisten veya dānişten bu bağlamda türetilmiştir. Eski Kuzeybatı İran Dillerinden kaynaklanan danış sözü Türkçede tanış şekliyle telaffuz edilmiştir. Buna rağmen, Danıştay adındaki Moğolca tay son ekini bir yana bırakırsak danış ön eki özgün şekliyle kullanılmıştır. Eski Farsça ḥnas, Eski Yunanca gnósis (=tanıma, bilme, anlama) sözüne yol açmış olmalıdır. Türkçede yaygın olarak felsefe alanında kullanılan gnostik (=bilinen), agnostik (=bilinemeyen) kelimeleri aynı kökten kaynaklanıyor.