Generic selectors
Exact matches only
Search in title
Search in content
Post Type Selectors
Etimolojik Açıdan
Generic selectors
Exact matches only
Search in title
Search in content
Post Type Selectors

 

 

Bilal Aksoy

Sınır

17 Ağustos 2019

     Birbirine komşu devletleri, illeri, ilçeleri, köyleri, mahalleleri ve şahıslara ait arsa ya da tarlaları birbirinden ayıran hatlara, çizgilere sınır denilmektedir. Bir kısım şeylerin uç kısmı ya da sonu karşılığında da kullanılmaktadır. Eski Yunanca sýn(sün) kök sözcüğü ‘birlikte’ karşılığındadır. Türkçede kullanılan sinüs, sinerji, sinestezi, sinopsis, sinonim, sinormal, sinkinezi gibi sözcüklerin başında Eski Yunanca sýn ön eki bulunmaktadır. Yunanca sinoros sözcüğü syn (=ortak, birlikte) ve oros (sınır, hudut; hudut taşı) sözcüklerinden oluşarak sınır şekline dönüşmüştür. Eski Yunan tanrılarından Zeus’un bir unvanı da Orion’dur. Orion, sınırları koruyan demektir. Bir diğer ifadeyle Zeus, sınır Tanrısıdır. Yunancada orizontas (=ufuk), orizo (=sınır çizmek, sınırlandırmak), oristos (=sınırlı), orisma (=sınır) sözcükleri kullanılmaktadır ki bunların bir kısmı Batı Dillerine de intikal etmiştir. Fransızca horizon (orizon), İtalyanca orizzonte, İngilizce horizon, Almanca Horizont… gibi. Eski Yunancada syn ile başlayan sözcük ve yüklemler vardı. Synaros (birine eşlik eden), synaristao (birlikte yemek yemek), snapto (birlikte bağlamak), sinarkho (=birlikte yönetmek), synalizo (=bir araya getirmek) ve benzeri birçok sözcük bulunmaktadır. Yukarı Fırat Bölgesi Kürtçesinde tarlaları birbirinden ayıran hatlara ya da uçlara sindor deniliyor.  Güney Kürtleri aynı karşılıkta sinor demektedirler. Azeriler de sinor şeklini telaffuz etmektedirler. Radloff, Kırım dolaylarında aynı karşılıkta sengir ve sınır sözcükleriyle karşılaştığını söylemektedir. Oysa Orta Asya dillerinde sınır sözcüğüyle karşılaşılmamaktadır. Bu bölgedeki halkların birçoğu Rusların sınır karşılığında telaffuz ettikleri granitza sözcüğünü kullanmaktadır.