Teneşir
9 Şubat 2021
Üzerinde ölü yıkanan dört ayaklı kerevet, salacak, magsel. Farsça ten (=beden, vücut) ve şuy (=yıkayan) sözlerinden oluşmaktadır. Farsça tene-şuy sözü önce teneşur, sonra teneşir şekline dönüşmüştür. Çamaşır sözüne benzer bir başkalaşım söz konusudur. Farsça came (=elbise, giysi, libas) ve şuy (=yıkayan) sözcüklerinden oluşan came-şuy (=elbise yıkayıcı) ise zamanla cameşur ve çamaşır şekline bürünmüştür. Arapçada magsel (=gasilhâne, gasl’den çoğulu magasil), ‘ölü yıkanan yer, gasilhâne’ diye biliniyor. Arapça gasl ‘yıkama, yıkanma’; gasl-ı meyyit ‘ölünün yıkanması’. İslamiyet İran coğrafyasına yayıldıktan sonra teneşir sözüyle tanışıldı. Zerdüştiler ölülerini teneşirde yıkıyorlardı. Bu uygulama İslam’a geçişle birlikte devam etti. “Böyle canlar teneşire koyulmaz / Yazık oldu yazık şu genç ömrüme” (Hüseynik ezgisinden, Harput).