Ülke
6 Eylül 2020
Yurt, memleket, yuva, vatan. Moğolca üli (=yuva, karınca yuvası), öligey (=beşik, kundak), ülike (=huş ağacının kabuğundan yapılmış silindir kutu) sözleriyle ilişkili olması mümkündür. Moğolcada ölüg (=eşya, mal, yapı, madde), öl (=yiyecek, erzak, doyum), ölge/ölke (=dağın güneş alan kısmı) gibi sözlerin varlığı Türkçedeki ülke kelimesinin Moğolcadan kaynaklanmış olabileceği görüşüne vardırmaktadır. Sevortyan ve Doerfer de ülke kelimesinin Moğolcadan geldiği görüşündedirler. Buna karşılık, Ligeti’nin ülke sözünü Farsça ulkā (=bir ülke, bölge, krallık) ile ilişkilendirmesi kabul görmemiştir. Kürtçe ali (=yer, yurt taraf, yöre, bölge) sözünün varlığı, ülke kelimesindeki ül kök sözcüğü ile tarihsel bir bağlantının olduğunu düşündürüyor. Kürtçe ali (=yeri yurt, taraf) sözünün Sumerce al ve uri (=ülke), Akadca allum (=duvar, çit, çevirme) kelimeleriyle bağlantılı olması mümkündür. Tibetçe yul (=memleket, ülke) sözü de biliniyor. Türkçeyle akraba sayılan dillerden Azerice, Kazakça, Özbekçe, Başkırtça, Tatarca ve Uygurcada ölke, Kırgızcada ölkö ve Türkmencede ülke sözleri ‘memleket’ veya ‘yurt’ karşılığında bilinmektedir. Bu dillerin birçoğunda belirtilen kelimelerin yanı sıra memleket sözü de kullanılmaktadır.