Generic selectors
Exact matches only
Search in title
Search in content
Post Type Selectors
Etimolojik Açıdan
Generic selectors
Exact matches only
Search in title
Search in content
Post Type Selectors

 

 

Bilal Aksoy

Yaban

5 Ocak 2020

     Farsça biyaban (=çöl), aynı karşılıktaki Partça ve Pehlevice viyapan sözleriyle bağlantılıdır. Tacikçe biyobon, Bengalce upabana ve Kürtçe yawan sözleri ‘ıssız yer, çöl, verimsiz alan, vahşi yer’ olarak bilinmektedir. Türkçedeki yabancı sözü de ‘yaban’dan türetilmiştir. Ancak, yabancı sözünün yanlış kullanıldığını görüyoruz. Kendimizden, kendi kültürümüzden olmayan her kesi yabancı olarak algılıyoruz. Öyleki, aynı ülke toprakları üzerindeki farklı inanç mensupları, kendinden olmayanı “bizden değil, yabancı” diyebiliyor! Kimi zaman yabani ile yabancı sözleri birbirine karıştırılıyor. Siyasi literatürde yabancı, bir devletin uyruğu olmayanı ifade etmektedir. Yabani ise, ‘görgüsüz; toplum dışı, kültürlenmeyen; bir ölçüde hoyrat ve vahşi’ olarak izah edilebilir. Farklı karşılıkları olsa bile, yabani ve yabancı sözleri yaban’dan türetilmiştir.

    Türkçedeki yaban sözünün Kürtçe yawan şeklinden geçmiş olması da mümkündür. Yawan’dan yaban’a geçiş w/b değişimiyle biyabana göre daha olası sayılabilir. Uygurca yavayi, Özbekçe yavvayi, Kırgızca cabayı, Kazakça yabayi ve Türkmence yabanı sözleri ‘yabani’ olanı belirtmektedir. Aynı karşılıkta, Ermenice anapat/anabat sözü kullanılmaktadır.