Yavuklu
10 Nisan 2021
Sözlü, nişanlı. Orta Çağ Türkçesinde yagu (=yaklaşmak, yakın olmak, akraba olmak) sözünden kaynaklanıyor. Aynı kökten yaguk (=yakın, hısım, akraba) da biliniyor. Yine Orta Çağ Türkçesinde yak (=hısım akrabalar) sözcüğü de telaffuz edilmiş. Öyle anlaşılıyor ki Küçük Asya’ya gelen Oğuz boyları daha önceleri ifade ettikleri yaguk sözünü yavuk şekline dönüştürmüşlerdir. Bugün Artvin dolaylarında yavuk denince ‘yakın’ anlaşılır. Honaz-Denizli civarında yavuk sözü ‘nişan’ karşılığındadır. Samsun, Giresun, Rize, Sivas havalisinde yavuk sözü ‘sevi, aşk, sevgi’ karşılığında biliniyor.
Artvin ve yakın çevresinde yavuḥmaḥ (=birine ısınmak, bağlanmak), yavuḥturmaḥ (=kendine bağlamak, alıştırmak) sözleri kullanılıyor. Türkçede yavuk (=evlenme sözü), yavuklamak (=evlendirmek için nişanlamak), yavuklanmak (=biriyle nişanlamak) kelimeleri de dile getiriliyor. Bununla birlikte Türkçe yavuklu yerine Farsça destsûze veya namzed, Kürtçe destgırti (=tutulu el, nişanlı) deniliyor.
XIV. yüzyılda yazılmış olup Vatikan ve Dresten kitaplıklarında bulunan Korkut Dede nüshalarında “Ve benim bir kara gözlü yavuklum var idi” ifadesi de yer almaktadır. Manisa’nın Soma ilçesi ve yakın çevresinde ‘nişanlanmış kız’a yavuklu deniliyor. Ankara’nın Güdül ilçesi köylerinde ‘âşık, seven’ karşılığında yavuklu sözü telaffuz edilirken Artvin’in Şavşat ilçesinde ‘sevgili’, yavuklu olarak biliniyor. Yaygın olarak Türkçede yavuklu denince ‘nişanlı, namzet, evlilik adayı’ anlaşılıyor.